Stagflasyon Nedir?

Stagflasyon Nedir?

Stagflasyon, durgun ekonomik büyüme ve yüksek işsizlik döneminde yüksek enflasyon meydana geldiğinde ortaya çıkar. Durgun enflasyon, politika yapıcılar için bir zorluk teşkil eder çünkü enflasyonla mücadele için kullanılan araçlar genellikle işsizliği artırır ve bunun tersi de geçerlidir.

Stagflasyon Tanımları ve Örnekleri

Stagflasyon, durgun ekonomik büyüme, yüksek işsizlik ve yüksek enflasyonun birleşimidir.1 Doğal olmayan bir durumdur çünkü zayıf bir ekonomide enflasyonun meydana gelmesi beklenmez.

Normal bir piyasa ekonomisinde, yavaş büyüme enflasyonu önler. Sonuç olarak, tüketici talebi fiyatların yükselmesini engelleyecek kadar düşer. Stagflasyon, yalnızca hükümet politikaları normal piyasa işleyişini bozarsa meydana gelebilir.

Not
Türkiye’nin GSYİH’sini yıl bazında enflasyonla karşılaştırırsanız, özellikle 1970’ler, 1990’lar ve 2000’lerin başlarında stagflasyona benzer durumlarla karşı karşıya kalmıştır. Bu dönemlerde yüksek enflasyon, ekonomik durgunluk, ve yüksek işsizlik oranları bir arada görülmüştür.

2008 yılında Zimbabve hükümeti o kadar çok para bastı ki stagflasyonun ötesine geçerek hiperenflasyona dönüştü.

Stagflasyon Nasıl Çalışır?

Durgunluk, hükümet veya merkez bankaları arzı kısıtlarken aynı zamanda para arzını genişlettiğinde ortaya çıkar.2 En yaygın suçlu, hükümetin para basmasıdır. Ayrıca, bir merkez bankasının para politikaları kredi yarattığında da ortaya çıkabilir. Her ikisi de para arzını artırır ve enflasyon yaratır.

Aynı zamanda, diğer politikalar büyümeyi yavaşlatır. Bu, örneğin, hükümet vergileri artırırsa olur. Merkez bankası faiz oranlarını yükselttiğinde de ortaya çıkabilir. Her ikisi de şirketlerin daha fazla üretim yapmasını engeller. Çatışan genişlemeci ve daraltıcı politikalar ortaya çıktığında, enflasyon yaratırken büyümeyi yavaşlatabilir.3 İşte stagflasyon budur.

Türkiye’deki Stagflasyon Dönemeri

1970’ler: Türkiye’nin İlk Stagflasyon Deneyimi

Türkiye, 1970’lerin sonlarında ciddi bir stagflasyon dönemi yaşamıştır. Bu dönem, 1973 petrol krizinin ve ardından gelen 1979 ikinci petrol krizinin etkisiyle başlamıştır. Türkiye, bu krizlerin etkisiyle hızla artan enerji maliyetleri, döviz sıkıntısı, ve yüksek enflasyonla karşı karşıya kalmıştır. Aynı zamanda, ekonomik büyüme yavaşlamış ve işsizlik oranları artmıştır. 1970’lerin sonlarında Türkiye’nin yıllık enflasyon oranı %100’lere yaklaşırken, ekonomik büyüme neredeyse durma noktasına gelmişti. Bu durum, stagflasyonun klasik bir örneğiydi.

1990’lar: Yüksek Enflasyon ve Ekonomik Durgunluk

1990’lı yıllar, Türkiye’nin sık sık yüksek enflasyon ve ekonomik durgunlukla karşı karşıya kaldığı bir dönemdir. Özellikle 1994 ekonomik krizi sırasında Türkiye, stagflasyona benzer bir duruma girmiştir. Kriz, Türk lirasının değer kaybetmesine, yüksek enflasyona, ve ekonomik büyümenin durmasına neden olmuştur. 1994’te enflasyon %100’ün üzerine çıkarken, GSYH %6.1 oranında küçülmüştür.

1999’da yaşanan Marmara depremi, Türk ekonomisine büyük bir darbe vurmuş ve bu durum, yüksek enflasyon ve düşük büyüme ile karakterize edilen bir stagflasyon ortamını daha da pekiştirmiştir. Aynı dönemde işsizlik oranları da yükselmiş ve ekonomik istikrar ciddi şekilde sarsılmıştır.

2001 Krizi

2001 yılında Türkiye, tarihinin en büyük ekonomik krizlerinden birini yaşadı. Bu kriz sırasında Türkiye’de yine stagflasyon benzeri bir durum gözlemlendi. Bankacılık sektöründe yaşanan çöküş, ekonomik büyümenin durması, ve enflasyonun %70’lerin üzerine çıkması, ekonominin ciddi bir stagflasyonist baskı altında olduğunu gösteriyordu. Kriz sonrasında uygulanan IMF destekli yapısal reformlar ve sıkı para politikaları, Türkiye’nin stagflasyondan çıkmasını sağladı.

2018-2019 Döviz Krizi

2018 yılında Türkiye, döviz kurundaki ani yükseliş ve ekonomik durgunluk ile karşı karşıya kaldı. Enflasyon hızla yükseldi ve çift haneli seviyelere ulaştı, aynı zamanda ekonomik büyüme ciddi şekilde yavaşladı. 2019’da ekonomik büyüme negatife döndü ve işsizlik oranları yükseldi. Bu dönem, stagflasyon özellikleri gösteren bir ekonomik tabloyu andırıyordu. Yüksek enflasyon ve ekonomik durgunluk, Türkiye’yi zor bir ekonomik ortama soktu.

Stagflasyon Tekrar Olabilir mi?

Türkiye’de stagflasyonun tekrar yaşanma olasılığı tamamen ortadan kalkmış değildir. Özellikle yüksek enflasyonun devam etmesi, ekonomik büyümede yavaşlama veya durgunluk, ve işsizlik oranlarının yükselmesi gibi faktörler, stagflasyon riskini artırabilir. Bu riskin azaltılması için, makroekonomik istikrarın korunması, etkili para politikaları uygulanması, ve gerekli yapısal reformların yapılması önemlidir.

Türkiye’nin stagflasyondan kaçınabilmesi, ekonomi politikalarının dikkatli bir şekilde yönetilmesine ve iç ve dış ekonomik şoklara karşı dirençli bir ekonomik yapının kurulmasına bağlıdır.

Önemli Çıkarımlar

  • Stagflasyon, durgun ekonomik büyüme artı yüksek enflasyon ve yüksek işsizliktir.
  • Çatışan daraltıcı ve genişletici mali politikalardan kaynaklanır.
  • Politika ve ekonomik koşullardaki değişiklikler stagflasyonu ortaya çıkarabilir.
  1. Corporate Finance Institute. “Stagflation.” ↩︎
  2. Federal Reserve History. “Volcker’s Announcement of Anti-Inflation Measures.” ↩︎
  3. Rik W. Hafer. “The Federal Reserve System: An Encyclopedia,” Page 322. Greenwood Publishing Group, 2005. ↩︎